Kulak zarında delik olan ancak önemli bir işitme kaybı olmayan ve kulağa su kaçmadıkça akıntı olmayan hastalarda bu deliğin kapatılmasına yönelik yapılacak ameliyat genel olarak kulağı banyo ve yüzme sırasında sudan koruma gerekliliğini ortadan kaldırarak hastanın hayat kalitesini artırmaya ve zaman içinde işitme kaybında oluşabilecek ilerlemeyi önlemeye yönelik olmakta ve hastanın tercihi doğrultusunda yapılmaktadır.
Hastanın kulağını sudan korumasına, burun ve sinüs bölgesinde kulak akıntısına neden olacak iltihap odağı bulunmamasına rağmen tekrarlayan kulak akıntıları izlenmesi halinde hem hayat kalitesini artırmak hem de işitme kaybının ilerlemesini veya iltihaba bağlı ciddi problemlerin oluşmasını önlemek amacı ile zardaki deliğin kapatılması gerekmektedir. Bu hastalarda aynı ameliyat sırasında hem zardaki delik kapatılmakta hem de sesi ileten küçük orta kulak kemikçiklerindeki problemlere müdahale edilmektedir.
Orta kulak ve mastoid kemik içerisinde kolesteatoma adı verilen ve kemiği eriterek ilerleyen iltihaplı dokunun saptanması durumunda mümkün olan en kısa zamanda ameliyat ile bu iltihabın temizlenmesi gerekir. Kolesteatomalı hastalarda işitme sisteminin korunması veya onarılması ikinci öncelikte olup asıl amaç yüz felci, iç kulak kaynaklı işitme kaybı ya da kafa içi komplikasyonların (menenjit, beyin apsesi vb) oluşmasına fırsat vermeden iltihabın temizlenmesidir